29 Ekim 2010 Cuma

I am on RESET MAGAZINE!


Geçen hafta severek takip ettiğim Reset Magazine'den Hürmiye Atasoy ile eğlenceli bir röportaj gerçekleştirdik :) Röportaj için tıktık.

Last week I had an interview with Turkish online magazine Reset Magazine. I am so sorry that interview has not english version. Click to read Turkish version of the interview.

Linkin değişmesi olasılığı ile röportaj metni aşağıdadır :) İyi Okumalar..


Tarih:29.10.2010



"Blogger: Ada Dileksiz. Nam-ı Diğer Bayan Mor"

Bu sayının blog tanıtım köşesini www.bayanmor.com’a ayırdık. Blog yazarımızın adı Ada Dileksiz, son blog kayıdında minik küçük elbisenin hikayesini anlatan Ada bloğundaki başarılı fotoğraf çalışmaları ile benim beğenimi daha da kazandı. Ufak söyleşimize buyurunuz.

Reset!: Merhaba Ada, öncelikle Bayan Mor’un hikayesini alabilir miyiz?
Nasıl ve ne zaman başladın?

An geldi ki “Bir şeyler yapmalıyım” dedim. Oturup, moda dünyasını dışarıdan izlemek bana yetmedi. Öğrenci olduğumdan, moda sektöründe de çalışamazdım. Zaten bana kendi düşüncelerimi yansıtabileceğim bir ortam gerekiyordu. O yüzden blog fikri bana çok uygundu. Blogger olmayı hemen benimsedim :). Yaklaşık 9 aydır da www.bayanmor.com ‘da moda deneyimlerimi yazıyorum.

Reset!: Blogu yazmaya başladıktan sonra sana olan katkıları neler oldu?

Tasarımcılarla, editörlerle, fotoğrafçılarla tanıştım. Birçok etkinliğe katıldım. Bir sürü arkadaş edindim. Bunlar biraz da olsa kendimi moda dünyasında biri gibi hissettirdi. Bloga yazarken ise daha iyi yazmaya başladım.

Reset!: Takip ettiğim kadarıyla fotoğraf çekimlerini kendin gerçekleştiriyorsun,
daha neler elinde fotoğraf dışında?

Bayanmor.com’u hazırlarken her şeyin benim elimden çıkmasını seviyorum. Bayan Mor benim, kendim yazıyorum, kendim fotoğraflıyorum. Gün geliyor model oluyorum gün geliyor siteyi tasarlıyorum. Artık postlarıma düzenli İngilizce de çeviri yapıyorum. Sonuç olarak www.bayanmor.com ‘da yayınlanan çoğu şey benim elimden geçiyor.

Reset!: Blog soruları sormuşken, takip ettiğin bloglar nelerdir?

Yabancı bloglardan Garancedore, Easy Fashion, Sea Of Shoes, The Sartorialist, Cats And Dogs’u takip ediyorum. Yerli olanlardan ise; Nil Ertürk, Iconjane, Styleboom’u okumaktan keyif alıyorum. Tabi Can Direkli (Kanka Nerdeyim Ben?) ve Ozan Alçın’ı da unutmamak lazım.

Reset!: Son zamanlarda Türk basınının blog yazarlarına olan ilgisini nasıl değerlendiriyorsun? İlgi kalıcı mı olur sence yoksa kısa süreli mi?

Moda kontrol edilemez bir hızla ilerlerken, bazı şeyler çabuk tüketiliyor. Ben moda bloglarının da bu durumdan nasiplerini alacağının kanısındayım. Basının ilgisinin kalıcı olması tercih ederim ama bence Türk basınının blog yazarlarına ilgisi çabuk tükenecek ama bu demek değil ki biz yazmayı durduracağız.

Reset!: Blogunda okuduğum kadarı ile sadece moda hakkında yazmıyorsun
biraz da life style diyebilir miyiz?

İzleyicilerimle kültür sanat ve gezi yazılarımı paylaşmayı seviyorum ama yinede moda ağırlıklı bir blogum.

Reset!: Yine tipik ama merak edilen sorulardan takip ettiğiniz tasarımcılar nelerdir?

Türk tasarımcılardan Hüseyin Çağlayan’ı, Bora Aksu’yu, Özlem Süer’i, Zeynep Tosun’u ve Günseli Türkay’ı çok beğeniyorum. Chloe, Miu Miu, Moschino, Sonia Rykiel, Viktor&Rolf, Vivienne Westwood ise yabancı tasarımcılardan favorilerim.

Reset!: Takip edebildiğin ve katıldığın İstanbul Moda haftası oldu mu,
 blog yazarı olarak nasıl değerlendiriyorsun moda haftasını?

Geçtiğimiz İstanbul Moda Haftasına Londra’da olduğumdan katılamadım fakat Şubatta gerçekleştirilmiş olan İstanbul Moda Haftasına katılmıştım. Bence İstanbul Moda Haftası kendini geliştirmeye çabalıyor ama bir moda başkenti olacak mıyız? Onu ilerde hepimiz göreceğiz…

Reset!: Yurt dışında sence insanlar moda konusunda daha mı özgür,
 Türk kadınlarının stilini nasıl buluyorsun?

Yurt dışında insanlar giyim konusunda cesurlar çünkü her ne giyerlerse caddelerde rahat rahat yürüyebiliyorlar ve kimse onlara dönüp ne giydiğine bakmıyor. Az gelişmiş ülkelerde görülen çekingenlik Türkiye’de de var. Türk kadınları istedikleri kadar rahat giyinemiyorlar bekli de. Son yıllarda bu tabuları yıkmaya çalışıyorlar. Bu faktörün dışında Türk kadınlarının stillerini ben hoş buluyorum. Türk kadınları bakımlı olmayı seviyorlar, giyim konusunda biraz daha özgür olsalar belki caddeler buram buram stil kokan kadınlarla dolup taşacak.

Reset!: 2010-2011 sezonun vazgeçilmezleri neler olacak sizce?

Bu sezon örgü çok moda bu da demektir ki bu kış üşümeden moda kurbanı olabiliriz. Sıcak sıcak kalın örgülü kazaklarımızı bile giyebiliriz. Sevindirici diğer haber ise Sonbahar-Kış sezonu siyahla da geçmeyecek. Chloe toprak tonlarını bu sezon hayatımıza soktu. Louis Vuitton önderliğinde 60’lar yeniden moda. Vücudu saran korseler, kloş etekler revaçta. Coşkulu bir kış bizi bekliyor anlayacağınız.

Reset!: Ve asla bu sezon almam dediğin parçalar var mı acaba?

Bu sezon yüksek bel geniş paça pantolon almayacağım. Bu tarz pantolonu kendine yakıştıranlar ise bu sezon pantolonlarının keyfini çıkarsınlar ve onları topukluyla taçlandırmayı unutmasınlar :)



Morlu Günler/ Have A Nice Week
Bayan Mor/ Miss Purple

20 Ekim 2010 Çarşamba

Anne Hathaway for Vogue US November 2010 by Mario Testino


Kısa bir aradan sonra.. İlham vermesi dileyiğle..
After a short break.. Inspring Editorials From Vogue Us. 









Morlu Günler/ Have A Nice Week
Bayan Mor/ Miss Purple

12 Ekim 2010 Salı

FASHION FORWARD


İstanbul Modern ve Hüseyin Çağlayan işbirliğinde yürütülen programlar ve etkinlikler yüzlerimizi güldürmeye devam ediyor. "Fashion Forward" ise dünyaca ünlü tasarımcının sevdiği moda filmlerinden oluşan beş filmlik, 14 Ekim-21 Ekim tarihleri arasında sürecek bir etkinlik. İşte moda ve sinema meraklılarının ilgisini çekecek bu programda gösterilecek olan filmler..

Istanbul Modern Museum and Husseyin Chalayan has a new project called "Fashion Forward". The famous designer chose his 5 favourite fashion movies and Istanbul Modern Museum is ready to show us his top 5. "Paris Is Burning", "How Do I Look?", "Qui etes vous Polly Maggoo?", "Funny Face", "Ein Traum in Erdbeerfolie" will be shown from 14th to 21st October in Istanbul Modern Museum. Have a Nice Week :) Miss Purple

(Yoldaş Modası)

Doğu Alman Moda Enstitüsü’nde mankenlik yapan yönetmen Marco Wilms’in Doğu Berlin modacı ve bohemlerinin bugüne kadar duvarın gölgesinde gizli kalmış hiç bilinmeyen dünyasına yolculuk yaptığı “Yoldaş Modası”,

Yeraltı gay camiasında popüler dans türü olan ve New York’un Harlem mahallesine özgü, ‘balo salonu’ cemiyeti olarak anılan 35 yılık ‘vogue’ kültürünü inceleyen yönetmen Wolfgand Busch’un “Nasıl Görünüyorum”,

( Siz Kimsiniz, Polly Maggoo? )

 Moda dünyasının önemli fotoğrafçılarından William Klein’ın moda endüstrisini yeren, Yeni Dalga tekniğiyle çektiği ironik filmi “Siz Kimsiniz, Polly Maggoo?”,

Yönetmen Jennie Livingston’ın " 80’lerin sonlarında New York’un yeraltı kültürü üzerine paleti zengin bir sosyal belge; modanın pratik olma kaygısı taşımadığı zamanlara dokunaklı bir hürmet filmi. Dergi sayfalarındaki pozlardan çıkan dramatik dans hareketi vogue’u anan bu samimi portre, Madonna’nın klibinde tanıttığı akımın kremasına değil, sıkı bir rekabetin döndüğü ilk dönemlerine götürüyor bizi "Paris Yanıyor",

(Şahane Macera)

Son olarak Stanley Donen’ın Hollywood’un altın çağından, büyülü Gershwin parçaları, kostümleriyle Fred Astaire ve Audrey Hepburn’lü ünlü müzikali “Şahane Macera”...

Etkinlik oldukça ilgi çekici ve bir hayli heyecan verici. Bayan Mor'a göre hepsi izlenilesi :)


İşte Filmlerin Gösterim Tarih ve Saatleri
14. Perşembe
Şahane Macera, 13.00
Nasıl Görünüyorum, 15.00
Siz Kimsiniz, Polly Maggo,17.00

16. Cumartesi
Yoldaş Modası, 15.00
17. Pazar
Nasıl Görünüyorum, 15.00
Yoldaş Modası, 17.00
21. Perşembe
Paris Yanıyor, 13.00
Siz Kimsiniz, Polly Maggo, 15.00
Şahane Macera, 17.00

Morlu Günler
Bayan Mor

7 Ekim 2010 Perşembe

A Weekend Trip To Barcelona By MANGO

Nihayet, Mango Türkiye’nin Barselona tatili ödüllü yarışması 5 Ekimde start aldı !

Yarışma,Mango’nun Global Facebook sayfasında Mango Türkiye sekmesi altında gerçekleşecektirilecek. Bir kişinin çift kişilik, Mango'nun doğduğu şehir olan sıradışı Katalan şehri Barselona'ya seyahat kazanacağı yarışmada tek yapılması gereken sayfayı ‘li
ke’ etmek ve Mango Sonbahar-Kış (FW) 2010 koleksiyonu hakkında en yaratıcı yorumu yazmak.


Pamuk eller, zehir akıllar, yaratıcı beyinler iş başına ! Kazanan yorumun Mango tanıtım departmanının üyelerinden oluşan jüri tarafından seçileceği yarışma için 31 Ekim'e kadar başvurabilirsiniz. Hepimize iyi şanslar :D

Katılım için http://www.facebook.com/mango.com?v=app_11007063052

Finally, Mango's new competition has started. The prize is a weekend trip to Mango's homeland: Barcelona. Sad News: Only Turkish Citizens can apply for the competition. I hope that Mango will make a competition just like this in your country.

Morlu Günler/ Have A Nice Day
Bayan Mor/ Miss Purple

3 Ekim 2010 Pazar

London Fashion Museum Guide

Londra'ya sadece alışveriş için gidilmez, şehirdeki sergileri, müzeleri gezmek lazım. Görüceklerinizle ufkunuzun ne kadar gelişeceğini tahmin bile edemessiniz. Şahsen ben bir sürü müze gezmeme rağmen bilgi açlığımı doyuramadım, bazılarına tekrar gidip her ayrıntıyı beynime kazıdım. Bu yazımda Londra'nın ünlü müzelerinden üçünü sizin için inceledim. Merakınızın moda yönünde olucağını tahmin ettim, işte şahane tasarımları barındıran 3 müze..

You shouldn't visit London just for shopping. Are you :/? There are so many exhibitions and museums to go. You can't imagine how many information that you get about fashion in museums. So, in this article I researched all the museums about fashion in London and went them. I found 3 valuable museum to go in London. Here they are :)

Victoria&Albert Museum

Çok kapsamlı bir müze olmasıyla beraber British Tate, National History Museum gibi ücretsiz. Fotoğrafçılıktan tutun heykelciliğe, sanata dair herşeyi bulabileceğiniz müze kesinlikle huzur dolu. Hele bir bahçesi var ki, İngiliz bıdıkların büyük süs havuzunda oynadıkları, insanların kitap okuyup çimlere yayıldığı çok huzur verici bir alan. "Photographs Of A Peaceful Day" postumda V&A'de çektiğim fotoğraflarda mevcut. V&A Museum kısa süreli sergileride hakkıyla sanatseverlerle buluşturuyor. Benim Londra'da bulunduğum zamanda gittiğim Grace Kelly sergisi nefes kesiciydi. Grace Kelly gibi bir asilzade'ye hayran kalmak elde değil. Birde onun stilini V&A farkıyla öğrenince insan tekrar aşık oluyor Grace'e. V&A en sevdiğim müze olması dışında, bir müze dükkanı var ki sormayın, oradaki bütün tasarımları almak, kitaplarında kaybolmak istiyor insan. Harrods'a ve Harvey Nichols'a yakın olan bu müzenin çıkışında alışveriş çılgınlığınızı orada da devam ettirebilirsiniz :). Son olarak V&A'e gidip Jewellery(Mücevher) bölümüne bakmayı unutmayın.

Victoria&Albert has large collection of every kind of art and like Tate and National History Museum it's FREE :)! Also it's the place I feel like I'm in peace in London. Museum has a lovely garden that children play in litte pool also has a great grass to lay down and read a book :). I shoot V&A and publish photos at my "Photographs Of A Peaceful Day" post. You should check out them later. V&A has different exhibitions almost every 2 monts. I went "Grace Kelly:Style Icon" exhibition. It was amazing. With V&A I fell in love to Grace, again.. Apart from V&A is my best museum, it has a great shop. You want to buy all the designs and read all the book that V&A Shop has. Also this museum is too near to Harrods and Harvey Nichols. Don't forget to drop by to these department stores. Finally, V&A has a great jewellery collection, You should definitely visit there..
Adres/Address: Cromwell Road, South Kensington
London, United Kingdom, SW7 2RL

Design Museum

Design Museum'un resimden anlayamayacağınız muhteşem bir manzarası var. Konumu London Bridge'ın çok yakınında, Thames Nehri'nin manzarasıyla birleşince müzeden daha çok dışarıdaki bankalarında zaman geçiriyorsunuz :). Açıkçası beni hayal kırıklığına uğratan müzelerden biri de Design Museum'du. V&A Museum'dan sonra gezdiğimden mi yoksa Basso&Brooke tasarımlarının dışarıda sergilenip içeride koleksiyona dair pek bilgi bulamamamdan mı bilinmez ama hayallerim suya düştü müzeye girdiğimde. Yinede gezilmeye değer, ben orada bulunduğumda 2010'nun en iyi tasarımları sergileniyordu. Modada buradan nasibini almıştı tabii. Müzenin üst katında gezdiğim fotoğraf sergisi ve muhteşem yapıların maketleri ilgimi yeterince çekti ve böylece Design Museum'da Bayan Mor'un ilk 3.ünde yer aldı.

Design Museum has the best view ever. It is near to London Bridge and has a lovely view of River Thames. I had high hopes from Design Museum so I was not satisfied from what I saw in museum. But there is a great exhibition which is about 2010's best design. Also I like the photography and architecture miracles exhibition. So that's why Design Museum is in Top 3.

Adres/ Address: SE1 2YD, London

Fashion and Textile Museum

Gidemedim, sormayın neden ama Londra Moda Müzeleri listeme girmeye kesinlikle değer. Üstelik çok uygun fiyatlara kısa dönem kurslarıda var. Fashion&Textile Museum'da blogger. Blogları http://fashionandtextilemuseum.blogspot.com/ . Benim içinde gidin, benim içinde gezin olur mu ? İşte Adresi..

83 Bermondsey Street
London, United Kingdom, SE1 3XF

I couldn't go to Fashion And Textile Museum and don't ask me why. So, that's why this museum is the third. Museum has short term courses and also has a blog http://fashionandtextilemuseum.blogspot.com/. Here is the address of the museum, it's near to the Design Museum.

83 Bermondsey Street
London, United Kingdom, SE1 3XF

Morlu Günler / Have a Nice Week
Bayan Mor / Miss Purple