11 Ağustos 2012 Cumartesi

Weekend Getaway: Bath

DSC_0076

*English translation will be added.

Sunu belirtmeliyim ki Londra, Birlesik Kralligin bambaska bir yuzu. Brighton, Oxford ve Bath' a olan seyahatlerimden anladim ki, Ingiltere cok daha eski dokulu ve daha sofistike... Diger sehirler bir yana dursun, Bath'i tek basina ele alirsak, sehir size temiz ve luks bir yasam sunuyor. Defne'ye gore emeklilik icin mukemmel!

Daha onceki postlardan tanidiginiz, Defne ile Iskocya hayallerimiz suya dusunce, bir haftasonu Bath sehrine kactik. Spalari, unlulerin tatil kacamaklari ile unlu olan Bath, sanki bir kasaba. Vintage dokusuyla sizi kendine asik eden, sutlu kahve rengindeki apartmanlarin altinda gordugunuz Porsche'larin sizi gercek dunyanizi sorgulattigi, seckin urunlerden olusan belirli bir tarza yonelik butiklerdeki tatli orta yasli bayanlariyla, Bath'da gecirdigimiz haftasonu gercek ustuydu...

DSC_0005

Londra'dan, Ingiltere'nin diger sehirlerine en rahat, en kolay ve en hizli ulasim yolu tren. Genel olarak First Great Western'la ettigimiz ziyaretlerden memnun kaldik. Cogu yurtici seferin yapildigi Londra Paddington istasyonundan biletlerimizi seyahatimizden yaklasik 2-3 gun once aldigimizdan, biletleri hafif tuzlu alsakta, sizin kulaginiza kupe olsun: Yolculuklarinizi erken planlar, tren biletlerinizi alir, otel rezervasyonlarinizi erkenden yaptirirsaniz; son dakika fiyatina gore karli cikarsiniz.

DSC_0026
DSC_0028
DSC_0063

Sabah saat 8'de, daha kimsecikler yokken sokaklarda, Bath'a varinca, ilk is otele gidip yerlesme ve turizm danismaya gitmek oldu. Cok klasik gorunumlu bir Ingiliz cay evinde baslayan gun, gece isiklarinin altinda Bath'in gercekten bir film seti olduguna inanmamizla bitti. E sabah 8, aksam 1; aksiyon icerisinde oldugumuz butun gun enerji toplamak icin sabah bir 'English Breakfast' haketmistik.

DSC_0066
DSC_0051

Ara sokak kesiflerimizden biri ise bir Fudge dukkani... Bu guzelliklerin oyle bir tadi var ki, cay sekeri kadar yediginiz bu tatli, gunluk tatli ihtiyacinizi yeterince karsiliyor. Ingilizler 'fudge'larini caylarinin icine de atiyorlarmis. Karamellisinden tutun, cift kat cikolatalisina, cilekli vanilyalisina kadar cok fazla cesitleri var. Olurda Birlesik Krallik'ta bir Fudge dukkanina denk gelirseniz, onerim bu cesitlerin buyusune kapilip cantanizi doldurmayin. 

DSC_0108

E dugun dernege, sapka gerek...

DSC_0085
DSC_0037DSC_0121

Ki ben bu daktiloya asik olmustum... Buyudugum evlerin hepsinde bir daktilo oldugu farketmistim ve hep kendime ozel olani beklemistim ama galiba bu sefer kacirdim. Gun gelicek bizde bulusacagiz...

DSC_0132DSC_0122DSC_0145DSC_0148DSC_0153

'Less is MORE.' Sokaklarin sadeligi ve guzelligi...

DSC_0158DSC_0154DSC_0155DSC_0193DSC_0225

Unutmadan, Bath'in gezmeye deger bir moda muzesi var. Sapkalarimizi giymistik, sirada yardimcilarimizin gelip korselerimizi giydirmesi vardi, sonra ise baloya arabamiz hazirdi.

DSC_0179DSC_0278DSC_0277DSC_0291DSC_0180DSC_0305DSC_0308DSC_0378DSC_0376DSC_0377DSC_0404

Shakeaway, benim gibi bir milkshake cilgini icin kaybolacagim bir dunyaydi... Kendimi bir bounty'li milkshaketen sonra durdurabilmem ise bir mucize. Meyvelisinden, nutellalisina istedigin icerigi, istediginle karistirabildigin bu dukkan benim Willy Wonkam :)

DSC_0178

Benim icin bir ani defteri daha kapandi, suandan itibaren Istanbul'dan bildirmeye devam... Burayi cok ozlemisim!

1 yorum:

Lisya Kalma dedi ki...

Adacim harika bir post olmus, görseller ve Bath cok ama cok güzel... Iyi eglenceler!